KÜRTAJ

Bu yazı tenkit değildir.

İtiraz da değildir.

ALLAH’ın emir ve işlerinde bu gibi beşeri düşünceler yer almaz. İnce ve nazik hududlardır. Küfre gitmek kâfir olmak işten bile değildir.

Kur’ânda kati olan meseleler hakkında kıyas yoluyla fetva verilemez.

Kürtaj islâm dininde yasaktır.

Yasak ve hakiki islâm’a yaraşan bir iş değildir.

Bu hususda “Olur mu? Olmaz mı?” sözü fetva aramaktır.

Hem tıp’tan hem din’den.

Katoliklerde kürtaj yasaktır.

Bazı dünya milletlerinde de kanunen yasaktır.

Bizde: Yüksek sosyete tabakasında kürtaj yaptırılır.

Para meselesidir ve gizlidir.

Veya tıbbi vesileler uydurularak yapılır.

Halk ve köylüde kürtaj yoktur.

Kürtajı serbest bırakmak demek:

Gayri meşru’ birleşmeleri pervasızca teşvik etmektir.

Muayyen bir kitlenin zevk ve pervasızlığını takviyeden başka bir işe yaramaz.

Dinen “Bizce” tıbbî cevaz da geçerli değildir.

Hayati tehlikelerde dinin hakiki mahiyetini bilenler için başka çareler mümkündür.

Tıbbi müsaade olursa onun da ne kadar uygun olacağı düşünülmelidir. Bu hâl bir de çocuk istememe veya gayri meşru’ durumlarda hayati bir tehlike olmadan katiyen yapılamaz.

Bu iş duygu meselesi değildir.

ALLAH herkesin rızkını tekellüf etmiştir.

Bakamıyoruz kelimesi hakiki islâm için ALLAH’ın rızık verici olduğunu inkârdır. Er REZZÂK olduğundan şüpbe etmektir.

Cenini halk eden ALLAH’m kurduğu kanun içinde gizlemiştir.

Bu yaratma sırrı ve kuvvetidir.

Yumurta ilkah oldu mu hayati canlılık başlamıştır.

Dinî haberlere göre ana rahmine o anda iki melek halk edilerek gelir. Biri pilezantaya diğeri göbeğe, bu melekler çocuğun ma’sum olmasını temin eden İlâhî bir sigortadır.

Çocuğa anadan geçerek haramı önleyecektir.

Çocuk doğduğu zaman bu melekler habere göre sağ ve sol omuzda hafaza melekleridir. Bütün insanlarda bu vardır, ister inansın ister inanmasın.

Çocuklar buluğ yaşına kadar “Ma’sum” durlar.

Bunlarda dinsizlik diye bir şey mevzu’bahis değildir.

Kürtaj bu meleklerin ref’ini mucip olduğundan küfürdür.

Cinâyettir, islâm işi değildir.

Onun için hakiki islâm’a sorulup cevap almak ancak şudur:

Olmaz. HAKK’ın emrine isyan edip kâfir olamam sözüdür.

Bu hususda diyanet işlerinin verdiği muhtelif senelerde fetvalar vardır.

Bu fetvalar yazılan bir yazıya cevap vermektir.

Mesuliyeti mânevîye fetvayı verene ait olduğu gibi fetva almak isteyene de küfre yakın vebal düşmektedir.

“ALLAH sizler için güçlük değil kolaylık” Âyet’te buyrulmaktadır. Bunu ileri sürerek buradaki kolaylık ibadetteki kolaylıklardır. “Tekvin için değildir”.

28.07.1978, Cuma

Tenkit : Bir kimse veya şeyin iyi veya kötü taraflarını bulup meydana çıkarmak.Tenkid yapıcı veya yıkıcı olabilir.

İtiraz : (İtiraz) Kabul etmediğini bildirmek. Bir fikir veya işin olmasını kabul etmemek. * Men' eylemek. Men' olmak.

Katolik : Fr: Hıristiyanlardan bazılarınca Hz. İsa'nın (A.S.) vekili telâkki ettikleri papanın reisliği altında Hıristiyanlıkta bir mezheb ve bu mezhabe bağlı olanlar.

Muayyen : Görülmüş olan, kat'i olarak belli olan, belli, ölçülü, tayin ve tesbit olunmuş, karalaştırılmış.

Meşru’ : Doğru. Hak. Şeriatın kabul ettiği. Haram ve yanlış olmayan.

Gayri meşru’ : meşru’ olmayan. Haram olan.

Ma’sum : Günahsız, suçsuz.

Ref : Kaldırma, yüceltme, yukarı kaldırma. * Lağvetme, hükümsüz bırakma.

İlkah : Döllenmek. Döllemek. Gebe bırakmak. Aşılamak. * Tıb: İki ayn cins hücrenin birleşmesi.

Tekvin : Var etmek. Meydana getirmek. Yaratmak. * İlm-i Kelâmda: Cenab-ı HAKK'ın sübutî bir sıfatıdır ve ademden vücuda getirmesi, icad etmesidir.